Zaman akmıyordu eskiden...Hiçbir şey değişmiyordu...
Her gün bir diğerinin aynısıyken, en çok sevdiğim gün cumaydı, ertesi gün cumartesi diye.
Yeni başlayan her hafta bir önceki gibiydi, eninde sonunda haftasonu gelecekti.
Her yeni yıl geçip gidenin aynısıydı, ben hep küçüktüm...
'Değerlendirmeler' önemli değildi, herşey bir şekilde hallolurdu.Defterime 'yanlışımın doğrusunu' yaparken düşünmediğim tek şey defterime yazdığım dört işlemdi.
Tek kabusum müzik dersleriydi çünkü flüt çalmaktan nefret ederdim.
Hava güneşliyse herşey yolundaydı, keyfimi hiçbir şey kaçıramazdı.
Herkes çok mutluydu, hepsi gülümsüyordu ya işte!
Herkes birbirini çok severdi; kimse üzmezdi, kırmazdı...
Dünyadaki bütün evler bizimki gibi, bütün okullar benimkinin aynısıydı.
Herkes hep olduğu gibi kalacaktı; güzel, yakışıklı, çocuk, genç, yaşlı, mutlu, sağlıklı ve burada...
Ben büyüyene kadar...
Şimdi zaman akıp giderken bir köşesinden tutmaya çalışıyorum. Her gün bambaşka ve özel, her sabah birbirinden güzel, her hafta bir öncekinden daha yoğun,her yıl bir öncekinden çok daha değerli... İnsanlar sevebildikleri kadar mutlu, verdikleri değer kadar değerli ve kabullenebildikleri kadar huzurlu...
Zaman durmuyor artık...Herşey hızla değişirken hayat daha güzel, çok daha güzel olacak...