Tehlikelidir kıskançlık, insanın zihnindeki aç
gözlülüğün kalbine yansımasıdır…
Kıskanç
insan sanır ki, görünmez gözlerindeki öfkesi ve pişmanlıkları. O kadar
körleşmiştir ki iradesi, yaptığı hatalarının bir gününe değil, her gününe mal
olduğunu fark ettikçe, öfkesini “elde edenlere” yöneltir, yalnız kaldığını
farketmeden…
Bir
süre sonra kendisi bile fark edemez hale gelir, ne kadar değiştiğini. “Uzun ve
yorucu maraton” da sonuca odaklanır, aslında kimsenin birinci olamayacağını ve
her zaman bazılarından önde ve bazılarından geride olacağımızı göz ardı
ederken…
Bir
süre sonra ise,hiç bir güzelliği ve hiç bir fırsatı takdir etmemeye başlar.
Çünkü onu kendisine sunulanlardan çok, üçüncü kişilere sunulanlar ilgilendirmeye
başlamıştur. Ve bu, kısa süre içerisinde tüm ruhunu etkileyecek olan tümörün
ilk belirtisidir.
Kısacası;takdir
etmeyi bilmeli insan…Kıskançlığının kanına karışıp, öfkesinin promilini
yükseltmesine izin vermemeli. Çünkü emin olun, içinizde durduğu gibi durmaz!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder